KLİMUD Başkanı Prof. Dr. Aydın, aşı sayesinde Kovid
TRABZON (AA) – TUĞBA YARDIMCI – Kovid-19 testi pozitif çıkan Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (KLİMUD) Başkanı Prof. Dr. Faruk Aydın …
TRABZON (AA) – TUĞBA YARDIMCI – Kovid-19 testi pozitif çıkan Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (KLİMUD) Başkanı Prof. Dr. Faruk Aydın, hastalığı hafif belirtilerle geçiriyor.
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı da olan Aydın, AA muhabirine, 2 doz Sinovac, 3 doz BioNTech aşısı olmasına, maske ve mesafe kuralına dikkat etmesine rağmen virüs havadan bulaştığı için vaka pozitif olduğunu söyledi.
Eşinde de Omicron varyantı tespit edildiğini ve evde karantinada bulunduklarını belirten Aydın, hatırlatma aşısını aralık ayında yaptırdığını anlattı.
Aydın, hastalığın belirtilerinin üşüme, titreme ve halsizlik olarak ortaya çıktığını aktararak, “Test yaptırınca baktım ki vaka pozitif. İlk iki, üç gün vücut ve eklem ağrıları, öksürük, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, baş ağrısı semptomlarının hepsi oldu. Dördüncü gün azalmaya başladı.” dedi.
Aşı sayesinde hastalığı hafif atlattığının altını çizen Aydın, “Aşı gerçekten işe yaradı. Ufak tefek semptomlarım oldu elbette ama aşının beni kurtardığını çok net izledim, gördüm. Aşım olmasaydı çok hasta olacaktım. Şimdi iyi görünmeme rağmen, yüksek titrede virüsüm var, yani bulaştırıcıyım ve bu bulaştırıcılığı bildiğim için hem maske kuralına uyuyorum hem de kimseyle görüşmüyorum.” diye konuştu.
Aydın, Omicron varyantının başta Avrupa ülkeleri olmak üzere yüzlerce ülkeyi etkisi altına aldığını vurgulayarak, herkesi hastalıkla en büyük mücadele aracı olan aşı yaptırmaya, aşısının üzerinden üç ay geçenleri de hatırlatma dozlarını olmaya davet etti.
Türkiye'de bütün aşıların bulunduğuna dikkati çeken Aydın, “Buna rağmen maalesef arzu ettiğimiz tam aşılı insan sayımız yetersiz. Aşılı insan sayımız yüzde 20'ler seviyesindeydi bundan yaklaşık bir ay önce, şimdilerde ise yüzde 40'lara çıkmak üzere. Yüzde 50 bile değil.” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Aydın, havadan çok hızlı bulaşan Omicron'un özellikle risk grubundakileri ciddi şekilde etkilediğine işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu:
“Türkiye Aşı Enstitüsü Başkanı Ateş Kara, 'Türkiye'de artık Omicron dışında varyant yok.' dedi. Son olarak 260 civarında vatandaşımız vefat etti. Bu kadar ölüm ne demek? 'Aşısızsınız, iyi korunmuyorsunuz ve çok fazla insana bulaştı' demek. Bu olayın ciddiye alınması gerekiyor. Çok hızlı bulaşıyor, dolayısıyla mutlaka aşılarımızı yaptırmak ve gerekli önlemleri almak zorundayız. Aşı konusunda ülke olarak çok iyi başladığımızı ama başladığımız gibi devam edemediğimizi görüyorum. Oysa Türkiye'de her türlü aşı var. TURKOVAC bütün illere dağıtıldı. Sağlık Bakanlığı elinden geleni yapıyor.”
– “En tehlikeli pandemiyi yaşıyoruz”
“Aşı olmak için yerli, milli aşıyı bekliyorum.” diyenlerin önemli bölümünün de aşılarını yaptırmadığını vurgulayan Aydın, toplumda aşı konusunda dezenformasyona neden olanlara yönelik tedbir alınması çağrısında bulundu.
Aydın, aşının içeriğindeki spike proteininin zararlı olduğu yönünde iddialar bulunduğunu anımsatarak, “Aşının spike proteini zararlı da virüsün spike proteini zararsız mı? Orijinali dururken, yapma olanı daha zararlı olamaz, inandırıcı değiller hiçbir şekilde ama çok etkililer. Bunun çok yanlış olduğunu, vebal aldıklarını ve insanların ölümüne neden olduklarını düşünüyorum ve kesinlikle önlenmesi lazım. Bu bireysel bir hastalık değil, bulaşıcı bir hastalık ve sizde olunca yayıyorsunuz.” şeklinde konuştu.
Türkiye'de tekrar günde 1,5-2 milyon insanın aşılanması gerektiğini dile getiren Aydın, 5 yaş üzerindekilerin aşı programına alınması ve hızlı antijen testlerinin kullanılmasının önemli olduğunu ifade etti.
Aydın, bazı ülkelerde önlemlerin toplumun önemli kısmının aşılandığı ya da hastalığı geçirdiği için kaldırıldığını, hızlı antijen testleri sayesinde pozitif olanların toplumla temaslarının kesildiğini, dolayısıyla sokaklarda pozitif vaka bulunmadığını aktardı.
Önlemlere mutlaka devam edilmesini isteyen Aydın, şunları kaydetti:
“Nisan başına kadar, şubat ve mart aylarını mutlaka önlemlerle geçirmemiz gerekiyor. Bunları yapmadığımız sürece ölümler devam eder. Hiçbir şeyi değiştirmeden bu hastalığın geçmesini beklemek doğru değil. Şubat ve martın virüsün yükselme dönemi olduğunu düşünüyorum. Nisandan sonra tabii ki bu düşecek ama virüsün ortadan gönderilmesi gerekiyor, kaybolması lazım. Bunun için de aşı, aşı, aşı… Ya hastalığı toptan hepimiz geçireceğiz ya toptan hepimiz aşılanacağız. Bunu yapmadığımız sürece virüs toplumda varsa 3-4 ay sonra yeni bir pikle karşılaşma şansımız teorik olarak var. Bu savaşı toptan kazanacağız. Sağlık Bakanlığı, Bilim Kurulu, vatandaşlar, bilim insanları hep beraber mücadele verirsek kazanacağız. Bu bir grup insanın mücadele vermesi, bir grubun vermemesi ile kazanılacak bir savaş değil. En tehlikeli pandemiyi yaşıyoruz çünkü havadan bulaşıyor, dolayısıyla da mücadeleyi birlikte yapmalıyız.”
Muhabir: Ahmet Kayır