İNSANLIĞA HİZMET

Corona virüsu daha 1977 yılların da üniversitede okuduğumuz derslerde vardı. Kaldı ki daha öncede bilinen bir virüstür. Sonuçta hayvanlardan insanlara geçen zoonotik bir hastalıktır.

Corona virüsünün önceleri de MERS ve SARS gibi şiddetli salgın hastalıklara neden olduğu bilinmektedir. En son bilinen Corona virus  COVİD- 19 hastalığına neden olmaktadır.

Bugünlerde yeniden artış gösteren Covid-19 tüm insanlığı ve toplumu ciddi olarak tehdit etmekte olup  hasta ve ölüm oranlarında çok büyük artışlar izlenmektedir.

Peki; hasta sayılarımız binin altında, ölümlerde yirmilerde iken şimdi ne oldu da  hasta sayımız altıbin, ölümlerde ikiyüzlerde görünmeye başladı. Bu artışı sadece mevsimsel etki olarak açıklamak olasımıdır?

Eksiğimiz neydi, nerede ve neyi yanlış yaptık?

Bir salgın ve bulaşıcı hayvan hastalığı göründüğünde hastalığa karşı alınan önlemleri kendi tecrübelerimden aktarmak isterim.

Önceleri Hükümet Tabibi ve Hükümet Veteriner Hekimleri vardı. Yasalar değiştikçe bu terim ve görevlerde , gördükleri işlevler de bitti bir anlamda.

Bir ilçede veya mahalde zoonotik bir hastalık (kuduz,şarbon, tüberküloz, brucella gibi) çıktığında iki hekim birlikte çalışır, mihrak ve filyasyon araştırmaları  beraberce yapılır ve sonuç alınıncaya dek bu devam ettirilir.

Bulaşıcı ve salgın hastalık çıkan mahalde Veteriner Hekim başkanlığında Hayvan Sağlık Zabıtası Komisyonu kurulur ,üyeler mahallin Muhtarı,köy ihtiyar heyeti eğer varsa köy bekçisinden teşekkül eder.

Alınan yazılı kararlar gereğince mahallin giriş ve çıkışlarına ‘’ Bu mahalde bulaşıcı ve salgın …… hastalığı vardır.’’levhaları asılarak bilgilendirme yapılır.

Ayrıca giriş ve çıkışlara sarı bayraklar dikilerek dikkat çekilir. Komisyonun aldığı yazılı kararlar doğrultusunca bölgeye sayılı gün kadar kordon ve karantina uygulaması yapılır. Bu süre içersinde çevre mahal ile koruyucu aşılama, ilaçlama,dezenfeksiyon işlemleri başlatılır.

Konulan kordon ve karantina süresince mahale hayvan giriş ve çıkışları,alım ve satımı yasaklanır,otlak ve meralara çıkış yasağı konur,hayvan kesimine ve kesimhaneye gidişine izin verilmez. Hayvansal ürün değerlendirmeleri Veteriner Hekim raporuyla işlem yapılır.

İlçe H.S.Z Komisyonu da  Kaymakam başkanlığında konu ile alınan kararları uygulamaya konar ve sınır il ve ilçelere durum bir yazı ile bildirilir. Konuyla ilgili toplantılar yapılarak yöre halkı bilgilendirilir ve eğitilir.

Diyeceksiniz ki ama biz insanız.

Bütün bunları anlattık ki ; hayvanlardan insanlara geçen hastalık önlemlerini bilelim istedim. Daha çok hayvanlarda ekonomik kayıplara yol açan bu hastalıklar ne yazık ki insan hayatını da sonlandırabilmekte, telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurmaktadır.

COVİD-19 son yılların en tehlikeli zoonotik hastalığıdır. İnsanlarda ve tedbirlerimizde ne hatalar yapıyoruz ki bu hastalığı önleyemiyoruz.

Maske, hijyen ve fiziki mesafe eksikliğimiz mi,

Hastalık değil işimiz ve ekonomimiz mi ,

Devlet kurumları ile ciddi bir işbirliği eksikliği mi,

Sağlık Bakanlığı ile DSÖ uyumsuzluğu mu,

Yerel yönetimlerin yeterince sürece dahil edilmeyişleri mi,

Ciddi bir salgın hastalık stratejisinin olmayışı mı,

Refik Saydam Hıfzısıhha Enstütüsünün kapatılması mı,

Verilerde açık ,şeffaf olmayışı,verilere olan güvensizlik mi,

Alınan kararlara uyulmaması ve buna sadece ceza yazmak mı,

Kongre, toplantı, toplu açılışlar ve denetimde ki eksiklerimiz mi,

Bütün bu hastalık ve ölüm artışlarını sadece mevsimsel etkiye ve aşının üretiminin yapılamamasına bağlayabilirmiyiz ?

İşte o zaman yanlışı yapmış oluruz.

COVİD-19 aşı çalışmalarında Veteriner Hekimler önemli bir rol oynamakta ve bu aşı çalışmasını da yakında başaracaklardır.

Medicina hominem curat veterinaria humanitatem

    BEŞERİ HEKİMLER İNSANI, VETERİNER HEKİMLER İNSANLIĞI TEDAVİ EDER

    Gölge nerdeyse ışıkta yakınlardadır.