Amazonlardaki kaçak madencilik Yanomami kabilesinden çocukların ölümüne yol açıyor
– Brezilya’nın dışa kapalı yerli halkı Yanomamilerin lideri Junior Hekurari Yanomami:
– “(Kaçak madenciliğin yol açtığı tahribatta) En ağır bedeli ödeyenler, en çok etkilenenler çocuklar oldu. Resmi olarak 2019’dan bu yana 570 çocuğun öldüğüne ilişkin kayıt var ve henüz sistemde bildirilmemiş yaklaşık 300 ölü çocuk daha bulunuyor”
– Brezilyalı belgeselci-fotoğrafçı Gabriel Chaim:
– “Kaçak madencilerin istilasının başladığı zamandan bu yana önlem için pek bir şey yapılmadı. Bu nedenle bölgede ormanların tahrip edildiği ve nehirlerin kirletildiği bir tablo ortaya çıktı”
İSTANBUL (AA) – HALİL İBRAHİM MEDET – Amazon Ormanları'ndaki bölgelerde, kaçak altın madenciliğinden kaynaklanan çevresel tahribat Brezilya'nın yerli halkı Yanomami kabilesi çocuklarının, sıtma ve yetersiz beslenmeden hayatlarını kaybetmesine yol açıyor.
Brezilya'nın dışa kapalı yerli halkı Yanomamilerin lideri Junior Hekurari Yanomami ve Amazon Ormanları'ndaki kaçak madencilik üzerine belgeseller hazırlayan fotoğrafçı Gabriel Chaim, AA muhabirine, Yanomami topraklarında yapılan yer altı faaliyetlerinin kabile çocukları üzerindeki etkilerini değerlendirdi.
Kabile lideri Junior Yanomami, Amazonlarda yaşayan Yanomami kabilesinin topraklarında 2018'in sonu ve 2019'un başından itibaren ciddi şekilde artan yasa dışı madenciliğin “büyük bir işgal” olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Bu dönemde Yanomami yerlilerin toprakları büyük işgalle karşılaştı bu altın arayışıydı. Yanomami yerli toprakları Amajari Nehri'nin kaynağına ve Uraricoera Nehri'ne kadar tahrip edildi. (Yanomami bölgeleri) Homoxi, Xitei, Tirei, Parima ve Uraricoera'da nehirler altın arayanlar tarafından zarar gördü. Kaçak madenciler birçok topluluğun topraklarına girdi ve tonlarca altın çıkardı. Buna karşılık Yanomami halkına kirli su, tahrip edilmiş arazi ve çevre felaketi gibi birçok sorun bıraktı. Şu anda Yanomami toplulukları harap durumda. Yanomami toprakları çok zarar gördü.”
Toprakları üzerinde kaçak altın çıkarma faaliyetleri yürüten madencileri “işgalciler” olarak niteleyen Junior Yanomami, bu işgalcilerin bölgeye girişi nedeniyle yerli toplulukların ciddi beslenme bozuklukları ve sıtmayla mücadele etmeye çalıştığını kaydetti.
Junior Yanomami, altın aramak için açılan çukurların sıtma için uygun ortam oluşturduğunu ve buralarda üreyen sivrisineklerin, kabilesine hastalık yaydığını dile getirerek, “(Kaçak madenciliğin yol açtığı tahribatta) En ağır bedeli ödeyenler, en çok etkilenenler çocuklar oldu. Resmi olarak, 2019'dan bu yana 570 çocuğun öldüğüne ilişkin kayıt var ve henüz sistemde bildirilmemiş yaklaşık 300 ölü çocuk daha bulunuyor.” dedi.
– “Yanomami koruma programı olsaydı, bu çocuklar hala hayatta olabilirdi”
Yanomami kabilesinin, doğadan avladığı yaban domuzu, geyik ve kemirgen hayvanlarla yiyecek tedarik ettiğini ancak illegal madencilik faaliyetleri yüzünden yabani hayvan avı için 7-10 gün arasında yürümek zorunda kaldıklarını anlatan Junior Yanomami, nehirlerin kirlenmesi sonucu Yanomami kadınlarının balık avlayamadığını söyledi.
Junior Yanomami, eski Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro döneminde illegal madencilik faaliyetlerine karşı yerli kabilelerin savunmasız bırakıldığına dikkati çekerek, şunları ifade etti:
“(Eski) Hükümetin koruma sağlamamasıyla işgalciler Yanomami kabilesinin topraklarını tahrip etti ve Yanomami halkını riske soktu. Özellikle kirli su büyük sorunlara yol açtı. Sorun bilindiği halde, hükümet yerli topluluklara sağlık hizmeti sunmadı. Kirli sudan etkilenen kişileri tedavi etmek için tıbbi personel görevlendirilmedi, topluluklarda ihtiyaç duyulan minimum sağlık hizmetleri sağlanamadı. Bu eksiklik nedeniyle birçok çocuk öldü. Brezilya devletinin tam bir ihmali söz konusu. Eğer Yanomami koruma programı olsaydı, bu çocuklar hala hayatta olabilirdi.”
Brezilya Devlet Başkanı Lula da Silva'nın göreve gelmesinin ardından kaçak madencilerin Yanomami bölgesinden uzaklaştırılmaya başlandığını aktaran Junior Yanomami, yeni hükümetin faaliyetlerini olumlu karşıladığını ancak tahribatın gerçekleştiği bölgelerde düzeni yeniden tesis etmek için uzun zamana ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
– “Madenciler 1960'lardan beri bu bölgeleri istila ediyor”
Gazeteci Chaim de kaçak madencilerin 1960'lardan beri söz konusu bölgeleri işgal ettiğini anlatarak, “Kaçak madencilerin istilasının başladığı zamandan bu yana önlem için pek bir şey yapılmadı. Bu nedenle bölgede ormanların tahrip edildiği ve nehirlerin kirletildiği bir tablo ortaya çıktı.” diye konuştu.
Eski Devlet Başkanı Bolsonaro hükümeti döneminde, yerli topraklarındaki “istilacı” sayısında endişe verici artış olduğuna dikkati çeken Chaim, ulaşılması çok zor ve geniş bir alanda yaşayan Yanomami halkının topraklarında sürdürülen kaçak madencilik faaliyetlerinin son 5 yılda denetlenmediğini vurguladı.
Chaim, illegal madencilik faaliyetlerinin yapıldığı alanların Brezilya-Venezuela sınırında olmasının kontrolün sağlanmasını zorlaştırdığına işaret ederek, şunları kaydetti:
“Yeni hükümet göreve başladığında sayıları 25 bine ulaşan kaçak madencileri bölgeden uzaklaştırmak için operasyonlar başlattı. Bölgenin çok geniş olması ve ciddi lojistik gerektirmesi nedeniyle önemli miktarda finansman ve helikoptere ihtiyaç var. Birçok madenci de Venezuela'dan küçük uçaklarla bölgeye geliyor. Burası 'boş toprak' olarak adlandırılan, düzenlemelerin olmadığı bir alan.”
– “Kaçak madenciliğin yol açtığı tahribatın küresel çapta etkileri var”
Yanomami kabilesinin yaşadığı bölgelerin “dünyanın akciğeri” olarak nitelenen Yağmur Ormanlarında olduğunu hatırlatan Chaim, illegal madencilik faaliyetlerinde kullanılan kimyasallarla nehirlerin kirletildiğini ve Yağmur Ormanlarının geniş alanlarının yok edildiğini vurguladı.
Chaim, kaçak madencilik faaliyetlerini belgelemek için bölgede uçuş yaparken çok sayıda tahrip edilmiş alan gözlemlediklerinden bahsederek, “Madencilik faaliyetleri için önce nehir kenarında bir yer buluyorlar ve daha sonra bölgedeki ağaçları kesiyorlar. Ağaç kesme işlemi ormanı tahrip eder ve çevreyle havanın niteliğini önemli ölçüde değiştirir. Ayrıca madencilikte altın çıkarmak için genellikle cıva kullanılır. Cıva, balıklar, hayvanlar ve yerli halk da dahil suya ve çevredeki her şeye etki eder.” ifadesini kullandı.
Brezilya hükümeti, yasa dışı madencilik faaliyetlerini durdurmazsa Yağmur Ormanlarındaki tahribatın çok büyük boyutlara ulaşacağının altını çizen Chaim, sözlerini şöyle tamamladı:
“Şu an faaliyetleri durdurmazsak, gelecek nesiller için gezegenimiz ne durumda olacak? Tahribat kontrolsüz devam ederse 200 veya 500 sene sonra Amazon artık olmayacak. Brezilya hükümetinin ilk adımlarını gözlemledim ve hükümet şu ana kadar Yanomami yerli bölgesinde yaşayan yaklaşık 23 bin madencinin sınır dışı edildiğini söyledi. Bu ilk adımdı. İkinci adım, o bölgedeki hava faaliyetlerini durdurmak için yeni yasalar ve düzenlemeler oluşturmak. Tüm bölgede 24 saat gözetim sağlamak oldukça zor. Madencilerin yerli bölgeleri üzerinde uçuş yapmasına izin verilmemesi gerekiyor. Bu adımlar tamamlanırsa ancak o zaman tahrip edilmiş ormanların nasıl yenilenebileceği konusunda düşünmeye başlayabiliriz.”
Muhabir: Berin Alpaslan Gökçe