Dolar 32,2922
Euro 34,6324
Altın 2.410,81
BİST 10.045,74
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun 16°C
Hafif Yağmurlu
Samsun
16°C
Hafif Yağmurlu
Per 16°C
Cum 17°C
Cts 16°C
Paz 18°C

Karneye verilen olumsuz tepki çocuğa fazla zarar veriyor

– Yeditepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yelkin Diker Coşkun:
– “(Karne) Hangi ders için ne kadar çalışması gerektiğini hem öğrenciye hem veliye gösteren somut bir göstergedir”
– “Öğrenciyi olumsuz niteliklerle etiketlemek, akranları ile kıyaslamak, cezalar vermek karnenin gelişim izleme ve destekleme amacını ortadan kaldırır. Karneye verilen bu tarz tepkiler nedeniyle öğrencilerin öğrenmeye ve değerlendirilmeye ilişkin olumsuz tutum geliştirmesi akademik gelişimlerine sanıldığından daha büyük zarar verebilir”

Karneye verilen olumsuz tepki çocuğa fazla zarar veriyor
16 Ocak 2023 10:43
83
A+
A-

İSTANBUL (AA) – Yeditepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yelkin Diker Coşkun, karnenin, hangi ders için ne kadar çalışması gerektiğini hem öğrenciye hem veliye gösteren somut bir gösterge olduğunu belirterek, “Öğrenciyi olumsuz niteliklerle etiketlemek, akranları ile kıyaslamak, cezalar vermek karnenin gelişim izleme ve destekleme amacını ortadan kaldırır. Karneye verilen bu tarz tepkiler nedeniyle öğrencilerin öğrenmeye ve değerlendirilmeye ilişkin olumsuz tutum geliştirmesi akademik gelişimlerine sanıldığından daha büyük zarar verebilir.” ifadelerini kullandı.

Üniversiteden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Coşkun, karnenin “öğrencilerin kendini, potansiyellerini tanıma aracı” olduğunu belirtti.

Coşkun, şunları kaydetti:

“Hangi ders için ne kadar çalışması gerektiğini hem öğrenciye hem veliye gösteren somut bir göstergedir. Öğrenciyi olumsuz niteliklerle etiketlemek, akranları ile kıyaslamak, cezalar vermek karnenin gelişim izleme ve destekleme amacını ortadan kaldırır. Karneye verilen bu tarz tepkiler nedeniyle öğrencilerin öğrenmeye ve değerlendirilmeye ilişkin olumsuz tutum geliştirmesi akademik gelişimlerine sanıldığından daha büyük zarar verebilir. Öğrenciler başarı algısı ebeveynlerinkinden farklı olabilir. Bu nedenle anne ve babalar çocukları ile başarı konusunda konuşmalılar. Başarıyı nasıl tanımlıyor? Başarı ya da başarısızlık ölçütleri neler? Bunu öğrenmek karneyi değerlendirmek, yeni hedefler belirlemek açısından kritik olabilir.

Çocuk ve ergenlerde hedef oluşturmak, akademik ve sosyal başarıyı elde etmede çok önemli. Karne, bir yönüyle de çocukların kendine akademik hedefler koymasına yardımcı oluyor. Bu hedefleri kendi planları doğrultusunda gerçekleştirmek akademik ve sosyal başarıların ilk adımlarıdır. Bu konuda ebeveynler çocukları ile birlikte hareket etmeli, onların hedef oluşturmasını desteklemelidir. Hedefler mutlaka öğrencilerle birlikte oluşturulmalıdır. Çocukların kendi potansiyeline uygun hedefler koyması aileler tarafından teşvik edilmelidir. Örneğin, bir derse ilişkin notunu nasıl gördüğünü anlamak, daha yüksek bir nota dönüştürmek için neler yapması gerektiğine ilişkin bir çalışma planı oluşturmasını sağlamak, yani öğrenciyi motive etmek gerekiyor.”

– “Okulun öğrencilere neler kattığını bütünsel olarak değerlendirmek gerekir”

Prof. Dr. Yelkin Diker Coşkun, okulun “akademik başarının yanında daha fazla sosyal gelişimin gerçekleştiği bir yer” olduğunu, karnelerin bu anlamda da değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.

Okulun öğrencilere neler kattığını bütünsel olarak değerlendirmek gerektiğini aktaran Coşkun, “Sanat, spor ve diğer gelişim alanlarında da başarı hedeflerinin oluşturulması öğrencinin kişilik gelişimi için oldukça değerli olacaktır.” ifadesini kullandı.

Ders dönemini tamamlamış öğrencilerin tatili verimli şekilde geçirmesinin önemine işaret eden Coşkun, “Böylece ikinci döneme daha sağlıklı şekilde hazırlık yapılabilir. Tatil; dinlenme, oyun, kısa geziler gibi etkinliklerin dengeli biçimde planlandığı bir zaman olmalı. Öğrencilerin kitap okuma, tiyatro ya da sinemaya gitme gibi kişisel gelişimi destekleyici etkinliklerin içinde bulunması için fırsatlar oluşturulması faydalı olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

Muhabir: Yıldız Taşdelen Erli

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.