Ramazanda birlikte tüketilen içecekler, dişlerde hassasiyet yaratabiliyor
İSTANBUL (AA) – Medipol Mega Üniversite Hastanesi Restoratif Diş Tedavisi Bölümü’nden Diş Hekimi Sevgi Alagöz, “Özellikle Ramazan ayında iftar ve …
İSTANBUL (AA) – Medipol Mega Üniversite Hastanesi Restoratif Diş Tedavisi Bölümü’nden Diş Hekimi Sevgi Alagöz, “Özellikle Ramazan ayında iftar ve sahurda çay ve kahve gibi sıcak içecekler soğuklarla birlikte tüketiliyor. Bu durum hassasiyet yaratabilir. Ancak diş hassasiyeti tedavi edilebilir bir hastalıktır. Herhangi bir sorun varsa ilerlemeden engelleyebilmek için vakit kaybetmeden diş hekiminize başvurmalısınız.” ifadelerini kullandı.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nden yapılan açıklamayla, diş hassasiyeti konusunda merak edilenlere ilişkin bilgi verildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Diş Hekimi Sevgi Alagöz, nefes alıp verirken, sıcak, soğuk, tatlı, yiyecekler ve içecekler tüketirken aniden kısa süreli diş sızlaması yaşanıyorsa, diş hassasiyeti olabileceğini aktardı.
Özellikle ramazan ayında iftar ve sahurda çay ve kahve gibi sıcak içeceklerin soğuklarla birlikte tüketildiğini hatırlatan Alagöz, bu durumun hassasiyet yaratabileceğini ancak diş hassasiyetinin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu kaydetti.
Alagöz, herhangi bir sorun varsa ilerlemeden engelleyebilmek için vakit kaybetmeden diş hekiminize başvurulması gerektiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Hassasiyetin sebebine göre hastanın beslenme alışkanlıklarının düzeltilmesi, diş hassasiyetini azaltabilir. Tükürüğün dişleri yıkamasındaki yetersizliğinin giderilmesi, fluorürlü veya kalsiyum içerikli sakızlar ile fluorlu ağız gargaralarının kullanılması, limonata, kola, meyve suyu vb. içeceklerin tüketilmesinin azaltılması, bu ürünlerin azar azar tüketilmesi yerine tek seferde tüketilmesi gerek.
Yanlış diş fırçalama bile diş hassasiyeti oluşturabilir. Aşındırıcı özelliğe sahip yiyecek ve içeceklerin gece yatmadan tüketilmesinden kaçınılması gerektiği ve tüketilmelerinden hemen sonra dişlerin fırçalanması yerine ağızın su ile çalkalanması, fırçalamanın en az 1 saat sonra yapılması konularında hastalarımız bilgilenmelidir. Ayrıca dişlerin uygun yöntem ile yeteri süre fırçalanması sağlanmalı.”
– “Kulaktan dolma bilgiler ya da tavsiye üzerine hiçbir ürünü kullanmayın”
Alagöz, herhangi bir (dental defekt) diş minesinde aşınmışlık, patolojiye bağlı olarak gelişen ağrı semptomları ya da diş hassasiyeti sonucu oluşan ağrının teşhis aşamasında ayırt edilmesinin doğru tedavi planı için gerekli olduğunu belirterek, hastadan alınacak iyi bir örnek ile birlikte klinik muayene, doğru tedavi şeklinin belirlenmesi bakımından oldukça önemli olduğunu ifade etti.
Diş kontrolleri ve tedavilerinin ertelenmemesi uyarısında bulunan Alagöz, şu bilgileri verdi:
“Günümüzde diş hassasiyetinin tedavisinde kullanılan materyaller, uygulama şekillerine göre hastaların evde kullanabildikleri ve profesyonel olarak diş hekimlerinin klinik ortamında uygulayabildikleri ürünler olarak gruplandırılabilirler. Diş hassasiyetini azaltacak olan herhangi bir ürünü mutlaka hekiminiz önermeli. Kulaktan dolma bilgiler ya da tavsiye üzerine hiçbir ürünü kullanmayın. Dentin kanallarının kaplanması veya tıkanması amacıyla kullanılan ajanlar, sinir iletimini bloke eden ajanlar, lazer tedavileri hekim kontrolünde klinikte uygulanması gereken tedavi yöntemleridir ve ertelenmemelidir.”
Muhabir: Cevat Kışlalı