Dolar 32,2336
Euro 35,0259
Altın 2.506,44
BİST 10.643,58
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun 19°C
Az Bulutlu
Samsun
19°C
Az Bulutlu
Cts 19°C
Paz 20°C
Pts 21°C
Sal 21°C

Ağız yarası oluşumunu azaltmak için vitamin takviyesi önemli

İSTANBUL (AA) – Medipol Mega Üniversite Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü'nden Prof. Dr. Vedat Göral, ağızdaki aftların 10 günden fazla …

Ağız yarası oluşumunu azaltmak için vitamin takviyesi önemli
28 Haziran 2022 12:36
107
A+
A-

İSTANBUL (AA) – Medipol Mega Üniversite Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü'nden Prof. Dr. Vedat Göral, ağızdaki aftların 10 günden fazla sürmesi durumunda hekime başvurulması gerektiğini, ağız yarası oluşumunu azaltmak için vitamin takviyesinin şart olduğunu bildirdi.

Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Göral, ağızdaki aftın iyileşmeden başka bir yerde de oluşabileceğini belirtti.

Göral, şunları kaydetti:

“Aft, dudak ve yanakların iç kısmında, dil kenarlarında veya dilin alt tarafında, damakta veya diş etinde görülen, küçük ülserlere verilen isimdir. Genelde yuvarlak veya oval şekilde ortası beyaz renkte olan, 1-10 mm büyüklükteki küçük lezyonlardan oluşan aft, ağızda pamuksu bir görünüme neden olabilir. Bazı durumlarda biri iyileşirken, bir diğeri başka bir yerde oluşabilir. Hastanın ve hastalığın durumuna göre farklı ilaçlar ve tedavi yöntemleri uygulanabilir. Ortaya çıkmasında etkili olan faktörlerin bulunması ve ona göre bir yaklaşım gerekir.

Ağızdaki aftların 10 günden fazla sürmesi durumunda hekime başvurulması gerek. Aftın çıkma sebebiyle ilişkili olarak birkaç örnek verecek olursak, stres, vücut direncinin düşmesi, ağza tam oturmayan takma dişler, ağız ve diş sağlığının bozulması, gıdalara karşı hassasiyet, C vitamini eksikliği, Herpes virüsü adını verdiğimiz uçuk virüsü, AIDS hastalığı, bazı bağırsak hastalıkları, bazı romatizmal hastalıklar, demir, fosfat, çinko, B1, B2, B6, B12 vitamin eksikliği, diş macunları ve bazı ilaçlar da ağızda afta neden olabilir. Aft, ağız içerisinde hassas bölgelerde ortaya çıktığından dolayı kişinin yemek yemesine ya da içmesine; oluşan ağrı, hassasiyet, acı ve rahatsızlık nedeniyle engel olabileceği gibi kimi zaman yutma güçlüğüne de neden olur.”

– Gebelik döneminde artış gösterebilir

Prof. Dr. Vedat Göral, ağızdaki aftın oluşma nedeninin tam olarak bilinmediğini, toplumda “uçuk” veya “oral pamukçuk” olarak da adlandırıldığını, gebelik döneminde de artış gösterebildiğini bildirdi.

Aft çıktığında çok sıcak veya çok soğuk, asitli, limon ve portakal gibi yakıcı nitelikte olan tahriş edici gıdalardan uzak durulması gerektiğini belirten Göral, şunları kaydetti:

“Genelde belirtiler yeme, içme veya konuşma esnasında olur. Aft genellikle 7 ila 10 gün içerisinde kendiliğinden geçer ancak aftların ağrısı şiddetli ve uzun sürüyorsa gastroenteroloji, diş doktoru veya kulak burun boğaz doktoru tarafından muayene olmak gerekir. 4 ila 6 hafta arasında iyileşmeyen aftöz ülserlere gerekli durumda aft dokusundan biyopsi yapılabilir. Genel olarak tedavisinde gargara ve ağız pomadları uygulanır. Bu gibi durumlarda çok sıcak veya çok soğuk, asitli, limon ve portakal gibi yakıcı nitelikte olan tahriş edici gıdalardan uzak durulmalıdır.

Genel olarak acılı, baharatlı gıdalar, kızarmış ekmek, fındık veya ceviz gibi sert gıdaların ve asitli içeceklerin yanı sıra tuzlu besinlerden uzak durmak, gazlı içecek, sigara ve alkol tüketimini kesmek önerilir. Tuzlu su ya da karbonatlı su ile ağzı çalkalamak, gargara yapmak, diş macunu seçerken sodyum lauryl sülfat içermeyen ürünleri tercih etmek fayda sağlayabilir. İleriki dönemde aft oluşumunu engellemek için sigarayı bırakmak, düzenli ve dengeli beslenmek, stresten uzak durmak, gerekirse psikolojik destek almak, çok sıcak içeceklerden uzak durmak faydalı olabilir. Bağırsak hastalığı veya enfeksiyon hastalığı varsa bu hastalıkların tedavisini de yapmak gerekir.”

Göral, aft oluşumunu azaltmak için vitamin takviyesinin şart olduğunu vurguladı.

Muhabir: Yıldız Taşdelen Erli

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.