Marmara Bölgesi’nde martta yağışlar yüzde 44 azaldı
İSTANBUL (AA) – HİKMET FARUK BAŞER – Marmara Bölgesi'nde mart ayında yağışlar uzun yıllar ortalamasına göre yüzde 44, geçen yılın aynı …
İSTANBUL (AA) – HİKMET FARUK BAŞER – Marmara Bölgesi'nde mart ayında yağışlar uzun yıllar ortalamasına göre yüzde 44, geçen yılın aynı dönemine göre ise yüzde 56 azaldı.
AA muhabirinin, Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerinden derlediği bilgilere göre, Marmara Bölgesi'nde martta uzun yıllar yağış ortalaması 66,1 milimetre olarak gerçekleşti. Bölgeye geçen yıl martta 83,4 milimetre, bu senenin aynı ayında ise 37 milimetre yağış düştü.
Bölgede 2022'nin mart ayındaki yağışların, uzun yıllar ortalamasına göre yüzde 44, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 56 azaldığı belirlendi.
Martta yağışlar Edirne, Tekirdağ, Kırklareli ve Çanakkale çevrelerinde normallerine göre yüzde 60’tan fazla azaldı.
Geçen ay 14 milimetre yağışın düştüğü Kırklareli, son 39 yılın en düşük mart yağışını aldı.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Şaylan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, martta Marmara Bölgesi ile beraber Ege'de de yağışların azaldığını söyledi.
Tarım yılı yağışlarına bakıldığında ise Marmara, Ege, İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerindeki yağışlarda normale yakın değerlerin olduğunu belirten Şaylan, “Beklenen yağışlar bu bölgelerde meydana geldi diyebiliriz. Ama Güneydoğu Anadolu Bölgesi tarım yılı başlangıcından şubat ayının sonuna kadar dönemde daha fazla kuraklık riski ile karşı karşıyayken mart ayında beklenenden daha fazla miktarda bir yağış aldı. Ama yine de tarım yılı yağışları mart sonuna kadar normal değerlerin altında gerçekleşti.” dedi.
Prof. Dr. Şaylan, bu yıl Türkiye genelinde 1 Ekim'den itibaren bakıldığında yağışların 384 milimetre civarında olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
“Son 30 yıllık verilere göre yağışlar sadece 10 milimetre yukarıda. Yani beklenen yağışların çok az üzerinde yağışlar gerçekleşti. Ülkemizdeki yağışlar Güneydoğu Anadolu Bölgesi hariç normal civarında veya üzerinde. Şu ana kadar yağışlar bitkilerimiz için çok iyi oldu. Önümüzdeki aylardaki yağışlar verim ve bitki gelişimi açısından son derece önemli. Şu anda toprakta yeteri kadar nem var. Barajlarımızın birçoğundaki su seviyeleri çok iyi durumda. Bunlar sulama için destek sağlayacak ama eğer yağış meydana gelirse en azından üretici sulama için yakıt veya enerji masrafı yapmaz. Türkiye genelinde Güneydoğu hariç ülkemizde toplamda yağışa bakarsak yağış durumu iyi durumda. Ancak bu durum ülkemizde artık kuraklık probleminin olmadığını göstermez. Çünkü iklim değişikliğiyle ilgili yapılan tahminler bazı bölgeler hariç gelecek için ülkemizde kuraklık probleminin artabileceğini gösteriyor. Bu verilere bakarak biz her zaman kuraklıkla ilgili önlemlerimizi almak durumundayız.”
– “Marmara'daki yağışlar tarımda risk olarak gözükmüyor”
Marmara Bölgesi'nde mart ayında yağışların azaldığını vurgulayan Şaylan, bölgede bu yağışların azalmasının yılın toplam yağış miktarını pek fazla etkilemediğini anlattı.
Şaylan, “Marmara Bölgesi'nde martta düşen yağışların bir miktar azalmasının olumsuz etkisi olacağını zannetmiyorum. Ancak nisan ve mayıs aylarında yağışlar azalmaya devam ederse ve bitkilerin ihtiyacı olduğu zamanda toprakta yeteri kadar su bulunmaz ise tarımsal üretimin miktar ve kalitesi olumsuz etkilenebilir.” diye konuştu.
Birçok yerde barajlarda su seviyelerinin yüksek olduğuna değinen Şaylan, şunları kaydetti:
“Diğer yandan bu durum önümüzdeki aylarda sulama, içme ve kullanma suyu ihtiyacının artmasıyla değişebilir. Genel olarak, mart ayına kadarki dönemde Marmara'daki yağışlar tarım açısından bir risk olarak gözükmüyor. Ancak unutmamak gerekir ki özellikle nisan ve mayıs ayları birçok bitkinin gelişiminin ve dolayısıyla su tüketimlerinin arttığı aylardır. Ülkemizde genellikle tarımsal üretim 'kuru tarım' yani yağışın miktar ve zamansal dağılımına bağlı olarak gerçekleşmektedir. Sulama yapılan alanlarımız yaklaşık olarak 6 milyon hektar civarındadır. Sulanmayan alanlarımızda kuru tarım yapılmaktadır. Yağış, dolayısıyla su, ülkemizde tarım için önemlidir ancak tarımsal üretimin sadece yağışa bağlı olarak değişmediği de dikkate alınmalıdır.”
Muhabir: Zafer Akpınar