Dolar 34,4795
Euro 36,4287
Altın 2.955,56
BİST 9.367,77
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Samsun 17°C
Parçalı Bulutlu
Samsun
17°C
Parçalı Bulutlu
Cum 26°C
Cts 8°C
Paz 8°C
Pts 8°C

Metro Türkiye, “Yeme İçme Araştırması”nın sonuçlarını açıkladı

İSTANBUL (AA) – Metro Türkiye, araştırma ve danışmanlık şirketi KONDA iş birliğiyle 31 ilde 2 bin 725 kişinin katılımıyla gerçekleşen “Yeme İçme …

Metro Türkiye, “Yeme İçme Araştırması”nın sonuçlarını açıkladı
15 Mart 2022 16:33
211
A+
A-

İSTANBUL (AA) – Metro Türkiye, araştırma ve danışmanlık şirketi KONDA iş birliğiyle 31 ilde 2 bin 725 kişinin katılımıyla gerçekleşen “Yeme İçme Araştırması”nın sonuçlarını açıkladı.

Metro Türkiye'den yapılan açıklamaya göre, tüketicilerin tutum ve davranışlarını paylaşarak yeme içme sektörüne yol göstermeyi ve kamuoyunu aydınlatmayı amaçlayan Metro Türkiye; araştırmada alışveriş tercihlerini, sağlıklı beslenme eğilimini, evde ve restorandaki yeme içme alışkanlıklarını inceledi.

Daha önce ilk olarak 2017'de gerçekleştirilen araştırmanın bu yılki sonuçlarına göre, Türkiye'de yeme içme alışkanlıklarında ve alışveriş tercihlerinde özellikle kentleşme ile birlikte önemli değişimler gerçekleştiği görülüyor.

31 ilin 126 ilçesine bağlı 193 mahalle ve köyünden 2 bin 725 kişinin katılımı ile gerçekleştirilen Yeme İçme Araştırması'nın sonuçlarına göre, her 3 kişiden 1’i hayat tarzını “modern” olarak ifade ediyor. 2017 sonuçlarına kıyasla hayat tarzını “modern” olarak tanımlayanlar yüzde 22 arttı.

Modernleşmenin getirdiği pratiklik ve kolaylık ihtiyacı, tüketicilerin hem alışveriş deneyiminde hem de yeme içme davranışlarında aradığı bir gerçek haline dönüşüyor.

– “Toplumun yeme-içme alışkanlıklarını izliyor, sektöre ışık tutuyoruz”

Açıklama görüşlerine yer verilen Metro Türkiye Üst Yönetici (CEO) Sinem Türüng, Metro Türkiye olarak toplumun tüm kesiminin yeme-içme alışkanlıklarını izlediklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Sosyoekonomik gelişiminin bu sektöre olan etkisini takip ediyor, yeme-içme ve ağırlama sektöründeki işletmelere ışık tutmak adına bu değerli bilgileri kamuoyu ile paylaşıyoruz. Ortaya çıkan bulgular doğrultusunda ise tüketici ihtiyaçlarına ve beklentilerine uygun olarak alışveriş deneyimini iyileştiren yenilikleri hayata geçiriyor, bilinçlendirme ve farkındalık projeleri yürütüyor, profesyonel işletmeler için de ürün ve servis geliştiriyoruz.”

Türüng, tüketici alışkanlıklarının değişmesi ile tüketicilerin online alışveriş tercihlerine kayacağı düşünülse de araştırma sonuçlarının gıdanın halen daha görerek alışveriş yapmak şeklinde olduğunu aktararak, “Müşteriler en çok da taze meyve-sebze, balık, eti görerek seçmeyi seviyor. Ancak bunu, salt konvansiyonel mağazacılık anlayışını sürdürmek olarak yorumlayamayız. Eğer tüketici mağazada gıdayı görerek seçmek istiyorsa o zaman yine mağaza içinde tüketici deneyimini geliştirmek, iyileştirmek gerekiyor. Çünkü tüketici bir taraftan da pratiklik arayışı içerisinde.” ifadelerini kullandı.

Kendilerinin fiziksel alışveriş deneyimi ile dijital dünyanın kolaylık ve hızını bir araya getirdiklerini belirten Türüng, şöyle devam etti:

“Fijital mağazacılık anlayışı ile hareket ediyoruz. Bu yönde yıllar önce sektöre ilk barkod teknolojisini getiren uluslararası bir perakendeci olarak öncü girişimlerimize devam ediyoruz. Mağaza içerisinde hızlı ve temassız alışveriş imkanı sunan Metro Fast'i 100 milyon TL yatırım ile tüm mağazalarımıza yaydık. Metro mobil uygulaması ile mağaza içi navigasyondan ödemeye kadar tüketicilere alışveriş esnasında kolaylık ve pratiklik sunuyoruz. Aynı zamanda mağaza içerisindeki kiosklar ile alışveriş esnasında müşterilerimize ürünlerimiz hakkında bilgiler sunuyoruz. Diğer yandan profesyonel müşterilerimiz için de çoklu kanal deneyimi sunuyoruz. Mağazada başlayan alışveriş online sevkiyat ile tamamlanabiliyor.”

Türüng, herkes için sağlıklı beslenme anlayışı çerçevesinde alternatif beslenme şekillerine yönelik geniş bir ürün çeşitliliği sunduklarını ifade ederek, “Birlikte çalıştığımız yaklaşık 5 bin tedarikçinin yüzde 99’unu yerli tedarikçiler oluşturuyor. 800’ün üzerinde lokal üretici, üretici örgütü ve kooperatifle iş birliği yapıyoruz. Yerli tohum kullanılarak yetiştirilen ürünler için de yüzde 100 alım garantisi veriyoruz. Günümüzde değeri daha yeni anlaşılmaya başlanan Türkiye’nin Coğrafi İşaretli ürün potansiyelini yıllar öncesinden fark edip bu muazzam potansiyeli gündeme taşıyan ilk markayız.” değerlendirmesinde bulundu.

Bugün mağazalarında Finike portakalından Zile pekmezine, Taşköprü sarımsağından Aydın kestanesine kadar sezonuna bağlı olarak yaklaşık 200 coğrafi işaret tescilli ve aday ürünü raflarında sunduklarını bildiren Türüng, şu ifadeleri kullandı:

“Raflarımızda yer verdiğimiz coğrafi işaretli ürünlerin sayısını ise 2023'e kadar her yıl yüzde 20 artırmayı hedeflerken buna paralel olarak ihracat miktarını da artırmayı amaçlıyoruz. Yöresel ürün talebinin artması bu değerlere hep birlikte sahip çıkacağımızı gösteriyor, bizi de mutlu ediyor. Diğer taraftan alternatif beslenme şekillerini göz önünde bulundurarak vegan ürün portföyümüzü sürekli genişleterek 200'e yakın ürün sunuyoruz.”

– “Alışkanlıklar sadece ekonomik faktörlere indirgenemiyor”

KONDA Araştırma Genel Müdürü Bekir Ağırdır da Türkiye toplumunun hala devam etmekte olan göç, kentleşme, metropolleşme, apartmanlaşma, dijitalleşme gibi bir süreçle gecikmiş modernleşmeyi yaşadığını belirterek, toplumda metropollü, modern pratikler artmış, gündelik yaşamda hız ve pratikliğin önem kazandığını ifade etti.

Ağırdır, “Yeme içme alışkanlıkları ve tercihleri üzerinde pandeminin ürettiği baskının da etkisiyle sağlıklı beslenme, içeriği bilinen ürün tercihlerinde artışlar gözlense de aynı zamanda ekonomik sıkıntılar ve fiyat hassasiyeti baskın hale gelmiş. Ancak bu alışkanlıklar hala sadece ekonomik faktörlere indirgenemeyecek kadar çok yönlü ve çok sayıda etmen tarafından belirleniyor.” ifadelerini kullandı.

– Müşteriler en çok meyve-sebze, balık, etini seçerek ve görerek alma eğiliminde

Araştırmaya göre, salgın ile birlikte her ne kadar internet üzerinden alışveriş yapma oranı artsa da hala 10 kişiden 8'i gıdayı gezerek, görerek, seçerek alma arzusunda. Araştırmada, “İnternetten gıda alışverişi yapmıyorum”u tercih edenlerin oranı yüzde 82 olurken, müşteriler en çok meyve-sebze, balık, etini seçerek ve görerek alma eğiliminde.

Öte yandan, alışverişin Türk toplumunda bir sosyalleşme aracı olarak görüldüğü dikkati çekiyor. Hane içindeki çocuk sayısının düşmesi ile birlikte hanelerdeki kişi sayısı azalıyor ancak aile olarak alışverişe gitme oranında yüzde 50 artış gözlemleniyor. Aileler, alışverişe gitmeyi artık beraber sosyalleşebilecekleri bir deneyim ve aktivite olarak görüyor.

Araştırmaya göre, tüketicilerin yerel ve yöresel ürünlere gösterdiği talep giderek artarken, market markalı ürünlere de talep oldukça yüksek. Gıda alışverişinde ürünlerin uygun fiyatlı olmasına dikkat edilme yüzde 86 ile ilk sırada gelirken, yöresel ürün almaya gayret edenlerin yüzde 51, market markalı ürün alanlar yüzde 42 şeklinde sıralandı.

Her 4 kişiden 1’i ise alışveriş yaparken ürünün yerli olmasına dikkat ediyor. Organik sertifikalı olmasına dikkat edenler yüzde 23 iken, hayvansal gıdalarla üretim koşullarına dikkat edenler yüzde 18, ürünün çevreye zarar verip vermediğine dikkat edenler ise yüzde 14 oldu.

– Toplumun yüzde 42'si ürünün ambalajını okumuyor

Genel anlamda kentleşme ve modernleşme eğilimine tezat bir şekilde ambalaj okuma eğiliminde azalma söz konusu. Toplumun yüzde 42'lik kısmı ambalaj okumuyor, okuyanlar ise büyük oranla sadece son kullanma tarihine bakıyor.

İkinci sırada içeriğinde haram ürün olup olmamasının kontrolü ve üçüncü sırada ise sağlığa zararlı olabilecek ürünlerin kontrolü geliyor.

Tüketicilerin yarısından fazlası, ne yiyeceklerine karar verirken sağlıklı beslenme tercihi olduğunu belirtiyor. Araştırmaya göre, beslenmelerinde şekeri azaltanların oranı yüzde 35, tuzu azaltanlar yüzde 27 ve yağı azaltanlar ise yüzde 19 oldu.

Muhabir: Yıldız Taşdelen Erli

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.