FİDAN” MEVCUT DURUMDA OY VERECEĞİMİZ PARTİ KALDİ MI” DEDİ
Bugün siyaset dediğimiz şey; sol olsun sağ olsun, millete vekili olacak kişileri millet seçmesi gerekirken birileri kimin nerede olacağını önceden tesbit etmiş, kendi koltuğunu asla tehlikeye sokmayacak, ne söylerse söylesin kendisine hesap sormayacak, boyun eğecek dalkavukları millete vekil yapmış olan siyasetçilerdir.
Bu kişiler liyakata göremi , Yoksa sadakata göre mi Tesbit ediliyor?
Türkiye`de siyaset 1938`den sonra yapılan darbelerle her dönem değiştirilen yasalara göre değiştirilmiştir?
Sözde demokrasi, insan hakları ve özgürlüklere göre, hukuk ve adalet için. Peki gerçekten de böyle mi? Elbette hayır… Her siyasi lider, hukuk ve adaleti kendi arka bahçesi haline getirmiş, hukuku paspas yapmış, kendi iktidarını güçlendirmek, korumak ve kimseye hesap vermemek için “anayasa” değil, “banayasa” inşa etmeye çalışmıştır.
Ülkemiz halkının büyük bir kesimi açlık sınırının altında yaşıyor. Temel gıda maddelerine yapılan zamlara bakın! Birde çalışan, memur, işçi emekliye yapılan yüzdelik artışa. Ekonomi güçlü ise yapılan artışlar neden makûl değil?
26 Ağustosta büyük beklentimiz vardı. İyi bir manifesto bekledik olmadı dağ fare doğurdu!
Sığınmacı konusu iyi işlendi kabul ya Ekonomi,Eğitim,Sağlık,Tarım,güvenlik,Dış politika,Sosyal Devlet, Adalet,İstihdam politikalarına hiç değinilmemiş. Oysa halkın gündemi bunlardı. Muhalefetin muhalefeti eleştirdiğini 66 yaşımda ilk defa duydum. Çok yazık. Şimdi yerel seçimlere tek başına gireceklermiş! Peki oyunuz kaç. Hangi şehirleri hangi ilçe ve beldeyi alacaksınız? Farkındamısınız bilmiyorum ama iktidara zımnen destek verdiğiniz kesin.
Mevcut durumda oy vereceğimiz bir parti kaldı mı?