Esnafın Umudu Oda Başkanlarında
Yaklaşık on gündür evde kal çağrısına uyarak evde çalışmalarımı yapıyor ve gündemi takip ediyorum.Televizyon kanallarında Korona virüsle ilgili haberleri akademisyenleri Meslek Odası başkanlarını velhasıl bu konuda önlem tedbir ve ekonomi üzerindeki görüşleri pür dikkat takip ediyor kendime göre notlar alıyorum.
Ancak:
Özellikle bir sey dikkatimi çekti Mesleki Oda başkanlarının ve esnaf oda başkanlarının basına veya sanala vermiş olduğu beyanatlarıydı.
Samsun’da kapatılan esnaflardan çok sayıda tanıdıklarım var ve kendileriyle telefonda yaptığım görüşmeler oldu. Her biri dert küpü idi. Moraller çökmüş ne yapacağız? Ekonomi ödemelerini bir tarafa bırakmış ailesinin gıda ve temel ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını ve geleceğiyle ilgili bir panik ve umutsuzluğa düştüklerini ifa ettiler.
Hatta bir cay ocağı işletmesi olan bir kardeşim İlkadım İlce Kaymakamlığına gidip durumunu oradaki memura anlatarak çözüm ve yârdim talebinde bulunduğunda memurun kendisine senin sorunun benim derdim değil diyerek münakaşa girdiklerini görevli güvenliğin de müdahalesinin ve ılımlı sakinleştirici tavrı ile kaymakamlıktan üzüntü ve kaygı ile ayrıldığını anlattı.
Şimdi benim burada Esnaf ve Sanatkârlar Odası gibi sivil toplum kurulusu yöneticilerine şunu sormak isterdim.
Evet. Sizler üyelerinizden aldığınız aidatlarla ve bankaların verdiği kredilerden aldığınız kesinti gelirleri veya varsa bağışlarınızla gelirleriniz oluyor. Belki odanıza kayıtlı üyelerinizden aidat vermeyenlerde çoğunlukta da olabilir. Bu tur mali sıkıntılarınızda var olabilir.
Bende esnaflık yaptım ve aidat ile üyelik sorumluluklarını yerine ister istemez getirdim. Zaten yerine getirmediğimizde hem ticaret sicilinden hem de üyelikten çıkartılıyorduk. Esnaf olarak da odaların ne ise yaradığını iyi biliyorum.
Bu nedenle Televizyon ve gazetelere beyanat veren sayın oda başkanlarım !
Sizler Oda başkanı ve yönetimi olarak iş yerini zorunlu kapatan kaç üyenize ulaştınız? Kaç üyenize ayni veya gıda yardımında bulundunuz?
Türkiye genelinde Oda birliğiniz ve üst yönetiminizle bu esnaf ve is veren olan insanların sorunlarına çözümünüz nedir? Kızılay gibi kurum ve kuruluşlarla irtibata geçerek mağdur olan ihtiyacı olan esnaf üyene ne hizmeti sundun ve getirdin?
Oda başkan ve yöneticileri virüsle ilgili şahsi tedbirlerinizi alin altınızda aracınız var olmayanlar Belediye başkanlarından mülkü amirlerden talep ederek “ EVINDE MECUREN KALAN ESNAFINA” gidip ziyaret edin. Hiç bir şey elinizden gelmese dahi onlara psikoloji ve sosyal olarak destek verin.
Bakin birçok is adamı hayrı sever insanlar kurum ve kuruluşlar var. Esnafına ailesine bugün sahiplenmeyen bir Ticaret Odasının Esnaf Odasının Şoförler odasının v.b odalarının ileriki tarihlerde bu virüs salgını savaşı sona erdiğinde varlığı tartışılır olur.
Her bir üye benim zor dönemimde bir kez hatırlamayan sormayan Odanın var ligini sorgular ve hesabını sorar.
Millet olarak her birimiz üzerimize düseni yapmalıyız.
İnanıyorum ki bazı Oda başkanlarımız bu durumun bilincinde ve her alanda önemini ve durumun olumsuzluklarını anlatıyorlar. Ancak anlatmak bir yana çözüm bulmak uygulamak bir yana…
Umut ederim ki bunca esnaf bu virüs salgınından mutlaka kurtulurken iş yerini ekmek kavgasında kazanarak kurtarır.